Nostradamus'un Yaşam Öyküsü

Başlatan Tekyürek, 25 Ekim 2014, 01:58:31

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Nostradamus'un Yaşam Öyküsü



İnsanoglu her çagda gelecegi görenlere ilgi duymus, bu konuya her zaman önem vermistir. Günlük hayatimizda, hava durumunu dinlerken bile aslinda gelecegi bilme istegini tasiriz. Kehanet, içimizdeki maceraperestligi ve hayalgücümüzü harekete geçirir.



Birçogumuz rüyalarin gelecegi gösterdigine inaniriz ve bilimadamlari da beynimizin bir bölgesinin olacaklari önceden tahmin etme isine ayrildigini söylerler. Belki de kehanet dedigimiz sey aslinda hepimizde meydana gelen basit bir kimyasal reaksiyondan baska

bir sey degildir.



Geçmiste bu beceriyi bir sanat haline getirebilen bir avuç büyük yetenekli insanin arasinda bir tanesinin özel yeri vardir. Bundan dört yüzyil önce Güney Fransa'da yasamis, daha çok ismininin Latince'ye çevrilmis hali olan Nostradamus adiyla taninan Michel de Nostredame özellikle içinde bulundugumuz yüzyilda büyük bir ün kazanmistir.



Simya bilgini, kahin, tip doktoru, sifali bitkiler uzmani, kozmetiklerin ve meyveleri korumakta kullanilan maddelerin mucidi, bu 16. yüzyil Rönesans adami yüzyilimiza kadar olagandisi ve esrarengiz bir kisi olarak kalmistir. Bin kehaneti içeren on ciltlik "yüzyillar" adli eseri günümüze dek defalarca basilmis; ve sakladigi sirlann açiklanacagi günü beklemistir. Bir insanin gelecegi nasil bu kadar kesin bir sekilde görebildigi bilinmiyor.



Nostradamus 14 Aralik 1503 tarihinde Renee ve Jacques de Nostredame'in oglu Michel de Nostredame olarak dünyaya geldi. St.Remy sehrinde noter olan babasi sayesinde Provence'in zengin mutfagi ve babasinin arkadas sofralarindaki is konusmalari arasinda oldukça varlikli bir çocukluk dönemi yasadi.







Michel'in gelecegi görme yetenegi ilkönce büyükbabalari Jean de St.Remy ve Pierre de Nostredame tarafindan desteklenmisti. Jean ve Pierre, Kral Rene ve oglunun fizikçileriydiler; ve bir bilginler ve sanatçilar grubu ile beraber tüm Bati Avrupa'yi dolasmis, bu arada da iyi iki arkadas olmuslardi. Büyükbabasi Jean'in yaninda oturdugu süre içinde Eski Yunanca'yi, Latince'yi ve ibranice'yi ögrendi. Jean'in bu istekli ögrencisi özellikle Matematik ve Simya Bilimi konusuyla çok ilgiliydi. Jean torununa hemen her konuda ders veriyordu: Klasik edebiyat, tarih, tip, astroloji ve sifali otlarla tedavi. Nostradamus ilk defa Hiristiyan dünyasinda yasaklanan sanat ve bilimin tadini Yahudi Kabbalah'ini ve Simya'yi ögrenerek almis oluyordu. (Simya adi verilen bu bilim kolu "baz metalleri altina çevirme yöntemi" oldugu maskesi altinda gizlenmis ve yasaklanmisti). Jean ölünce Nostradamus eve döndü ve diger büyükbabasi egitimine devam etti. Michel Provence'da o siralarda bütün Avrupa'yi kasip kavuran savastan uzak bir çocukluk yasadi. 14 yasina geldiginde dedesi tarafindan egitimini sürdürmesi için bir önceki yüzyilda Papaligin baskenti olan Avignion'a gönderildi. Bos zamanlarini yenilenen Papalik kütüphanesinde büyü ve astroloji ile ilgili kitaplari okuyarak geçiriyordu. Bu ilahi bilimlere olan asiri ilgisi yüzünden arkadaslari arasinda "küçük astrolog" lakabi ile çagrilir oldu. Michel'in astrolojiyi ve Kopernik'in görüslerini açikça savundugu haberi Nostradamus'un ailesinde endiseye yol açti. Zira büyükbabalari eskiden Yahudiydi. Avrupa'da sofu Hiristiyanlarin isa'nin katlinin sorumlulugunun Yahudilere ait oldugunu ileri sürmesi ile ispanya'dan Yahudiler kovulmustu. Avrupa'nin geri kalanindakiler de Hiristiyan olmamalari halinde ayni akibete ugrayacaklari tehdidi altindaydi. Bu sebeplerden ötürü de bazi Yahudiler Hiristiyan olmayi tercih etmek zorunda kalmislardi. Nostradamus da bu nedenle hem Yahudi geleneklerine, hem de dis dünyadaki Hiristiyan yasayisina sahip bir çifte kültür içerisinde yetismisti. Babasi oglunun bu konulara olan ilgisinden endiselenince büyükbabasi simyanin yaninda fizigi de beraber götürürse fazla tepki görmeyecegini söyledi. 1522'de Montpellier üniversitesine tip okumaya gitti. Ondokuz yasindaki bu ögrenci dedelerinden aldigi egitimle öylesine doluydu ki kisa süre sonra ögretmenlerini yetersiz bulmaya basladi. Bu arada dedesinden agzini siki tutmayi da ögrenmisti. O zamanlar gözde tedavi yöntemleri olan kan akitmaya, müshil kullanmaya ve temizlige dikkat edilmemesine karsi olmasina ragmen karsilastigi dogma duvarini görünce sesini çikartmamayi tercih etti.





Tip diplomasini aldiktan sonra, meslegini yürütmek için tasraya, merakli gözlerden uzaga gitmeyi tercih etti. Kisa süre sonra köy köy dolasarak, tüm ülkeyi kasip kavuran sarbon illetiyle savasmaya basladi. Fransizlar karsilarinda görmeye alisik olmadiklari bir doktorla tanistilar. Kisa boylu, çevik ve kuvvetli, ciddi bakisli, pembe yanakli, genç, sakalli bir adam... Nostradamus alisilmisin disinda hastalarin arasinda uzun zaman harciyor, onlara temiz hava ve suyu tavsiye ediyor, bitki tedavileri uyguluyordu. Herkesin sasirdigi bir baska nokta ise, genç doktonin digerlerinin aksine hiç kimsenin damarlarini açip kan akitmamasiydi.



Salginin adeta izini sürerek bütün Güney Fransa'yi dolasti ve hiçbir sehri hastalik tamamen geçmeden terketmedi.



Nostradamus, bu çok basarili doktorluk kariyerinin yani sira bir astrolog olarak da ün salmisti. Soylular ona gelip burçlari hakkinda bilgi alirlardi. Soylu hanimlarin kendisini ziyaret nedeni ise, kozmetiklerdi. Ünlü klasik eserleri Fransizca'ya ilk çeviren de Nostradamus'tu. Sik sik doktorlar ve eczacilarin misafiri olur gündüzleri hastalari iyilestirir, geceleri ise büyü konusunda bildiklerini ögrenirdi. Bu insanlar da onun gibi eski Yahudilerdi. Simya ve tefsir gibi bilimlerle gizlice ugrasarak, Hiristiyanlarca mutlak kabul edilen soyut kavramlara açiklayici cevaplar ariyorlardi.



1529 yilinda Montpellier üniversitesine geri çagrilip, yaptigi tedaviler hakkinda açiklamalarda bulunmasi istenildi. Alisilmamis metotlarina karsi sert tepkiler almasina ragmen, tedavilerinin basarisi onu savunmaya yetti. Dekan tarafindan üniversitede bir kürsü ile ödüllendirilen Nostradamus üç yil kadar profesörlük yaptiktan sonra okutulmasi gereken metinlerin disina çiktigi için karsilastigi baskilar nedeniyle tekrar yola koyuldu.



1534'te Rönesans'in en büyük bilim adami ve düsünürlerinden Jules Cesar Scalinger tarafindan Agen'e davet edildi. Yeni memleketini çok seven Nostradamus burada da basarili doktorlugu ile dikkati çekti. Kisa süre içinde sehrin zengin aileleri kizlarini genç doktorla evlendirmek için yarisa girmislerdi. Adini bilmedigimiz genç, güzel ve alimli bir hanimla evlenen Nostradamus, üç yil boyunca mutlu bir evlilik hayati yasadi.



1537 yilinda sarbon bu sehre de ulastiginda Nostradamus basarili tecrübelerinin verdigi güvenle hastaliga karsi mücadeleye basladi. Bir gün zengin ve güçlü bir hastasini tedavi edip eve döndügünde esinin ve iki çocugunun yüksek atesleri oldugunu ve sarbona adini veren kömür rengi lekeleri gördü. Nedendir bilinmez, ne kadar çabaladiysa da kendi esini ve çocuklarini hastaligin pençesinden kurtaramadi. Doktorun bu trajik hikayesi sehirde hizla yayildi ve doktora karsi bir güvensizlik hatta kizginlik basladi. Bu kadar felaket yetmezmis gibi, mutlu günlerinde yaptigi bir saka basina bela olmustu. Bir gün bronz bir Meryem Ana heykelini döken isçiye söyledigi bir cümle, tam üç yil sonra yasadigi bu zor dönemde, dine bir hakaret olarak ortaya çikartilmisti. Nostradamus bu masum sakasini savunduysa da Engizisyon zihniyeti tasiyan kilise olaya büyük kusku ile bakti. Bunun üzerine Nostradamus sehri bir gece gizlice terk ederek kaçti. Kilisenin baskisindan kaçtigi sonraki alti yil boyunca önce italya'ya dogru yöneldi, sonra Bati ve Güney Avrupa'yi gezdi. Bu arada kendini kesfedip tanimaya basladi. Kahinlik kabiliyetlerinin gelistigi zaman da bu dönemdir.



1544 yilinda yasanan büyük bir sel felaketi sonrasinda her yana dagilan insan ve hayvan lesleri yüzünden yeniden yayilan salgina karsi tedavilerine, meslektaslarinin tüm karsi çikmalarina ragmen, bu sefer Aix sehrinde devam etti. Bu sehirde büyük itibar gördü ve birçok hediye aldi. Aldigi armaganlari kurtaramadigi hastalarin geride kalanlarina verdi. Aix sehrinin kahramani bu defa Lyons'a davet edildi. Salon sehrine dönüp hayatinin geri kalanini burada geçirdi. Bu güzel yerde karisini ve çocuklarini kaybettikten on yil sonra zengin bir dulla ikinci evliligi yapti. Artik hayati daha güvenli ve stressizdi. Evin en üst katini özel çalisma odasi haline getirmisti. Yillarca süren Avrupa gezileri sirasinda topladigi çesitli malzemeyi burada bir araya getirmisti. Usturlaplar,sihirli aynalar, su bulan çatallar, pirinç kaseler, eski kahinlerin tasarladigi üç ayakli sehpa Branchus... Nostradamus sehirde dindar bir Hiristiyan olarak taniniyordu. Günes battiktan çok sonra doktor, karisina iyi geceler diler, yukari, merakli gözlerden uzaktaki odasina çikip kendisini kilitlerdi. Halk zaman içinde her dini bütün Hiristiyan uyurken niye doktorun üst kattaki isiginin yandigini ve neler yaptigini merak etmeye baslamisti.



O koca pencerenin ardinda, titrek mum isiginda Astronomik takvimlere danisir, burçlarin rotasini çikartirdi. Bu denizcinin kullandigi yildizlar ve günesler onu bambaska bir denize, zamanin sularina götürüyordu. Durumun uygun oldugunu görürse, bu sefer, agzina kadar doldurulmus pirinç kaseyi karsisina alip, pirinç üç ayakli sehpa üzerinde çalismaya baslardi. Kendisini bütün düsüncelerden arindirir ve ince bir aleve yogunlasirdi. Daha sonra bir transa girer ve kasede kaynayan suyun sihirli kabarciklari arasinda yüzler sekiller ve yerler görürdü. Bu gördükleri Fransa'nin yasayacagi dini bir savasin gölgeleriydi. Bu ugursuz isaret, kahinin hayatinda, kaderin sularina atilmis, gittikçe büyüyen dalgalar yaratan büyülü bir tas etkisi yapti.



Nostradamus'un içinde, gördüklerini baskalariyla paylasmak için dayanilmaz bir istek vardi. Bunu gerçeklestirmek için 1550'de ilk almanakini yazdi. Bu kitapta on iki tane manzum dörtlük bulunuyordu. Her bir dörtlük gelecek yilin bir ayi ile ilgili genel bir kehanet içeriyordu. Kitap yayimlanir yayimlanmaz büyük ilgi gördü ve hayatinin sonuna kadar her yil bir almanak yazdi. Kisa zaman içinde, tüm ulasim güçlüklerine ve tehlikelere ragmen, Fransa'nin her yerinden kendisine danismaya gelen insanlar kapisinda kuyruklar olusturmaya baslamislardi.



Jean-Aymes de Chavigny adinda bir delikanli parlak bir politika ve hukuk kariyerinden vazgeçip kahinin asistani olmak için yanina gelmisti. Nostradamus'un kehanetlerini basilmadan önce redakte eden ve daha sonra ustasinin biyografisini yazan odur.



Belli bir süre sonra Nostradamus almanaklari yetersiz bulmaya basladi ve kiyamete kadar insanoglunun karsilasacagi her olayi içine alan bir eser fikrini Chavigny'ye açti. "Yüzyillar" adini tasiyacak olan bu eser her biri bin dörtlük, dolayisiyla bin kehanetten olusacak ciltlerden meydana gelecekti. 1554 yilinda yazmaya basladigi bu eserinin ilk bölümleri 1555'te yayinlanmaya basladi. Çok büyük bir tepkiyle karsilasmislardi. Kibar ve soylular Nostradamus'u bir deha olarak görürken, sade halk ve köylüler kendisini cehennemin akil çelen karmasik dörtlükleriyle insanlari etkilemeye çalisan, seytanin bir usagi olarak görüyordu. Meslektaslari için ise, bir utanç kaynagiydi. Düsünürlerin bazilari onu övüyor bazilari da hakaret ediyordu. Şairler ise bu Provence Fransizcasi, Latince, Yunanca ve italyanca karisimi ile yazilmis bu bilmece ve kelime oyunlari karsisinda sasirmislardi.



Kraliçe Catherine de Medici en sadik okuyucularindan biriydi. italyanlara yakisir bir merak ve entrikaciliga sahip bir insan olan kraliçenin Katolik Kilisesi'ne olan bagliligi mevkisinin gerektirdigi bir formaliteden baska bir sey degildi. Kendine ait dairesinde farkli bir dinin büyü ayinlerini düzenlerdi. Beraberindeki genç rahibeler ve astrologlarla sihirli aynasinin ardindan tanrilarina danisir, yasaklanmis sanatlarin yardimiyla gelecege isik tutacak isaretleri görür, bu sekilde ihtiraslarina hizmet ederdi. Kendinden önceki Mediciler gibi o da çocuklarinin dogru kisilerle evlenmelerini saglayarak Avrupa'ya hakim olma sabit fikrine sahipti.



Bir gün isaretlerin eskisi gibi iyi olmadiginin farkina vardi. Kocasi kral Henry II'nin geleceginde kara bulutlar görülüyordu. Kocasinin basina gelecek bir felakeç dört oglu ve üç kizi için de tehlikeli olabilirdi. Kraliçe "yüzyil"'in 35. dörtlügünde bahsedilen yasli aslanin kocasi olduguna inaniyordu. Kral karisinin büyüye olan meraki ile pek ilgilenmese de bu sefer kehanetten ötürü içine bir süphe düsmüstü. Saray müneccimi krala hiçbir turnuvaya katilmamasini, kendini tehlikeye atmamasini söylemisti. Bunun üzerine Nostradamus saraya davet edildi. Normal sartlarda en az iki ay sürmesi gereken yolculuk, kraliçenin emri ile her durakta arabanin atlarinin yenileri ile degistirilmesi ile bir ayda bitmisti. Hiç durmadan yol alan Nostradamus 15 Agustos 1556'da Paris'e ulasti.



Kraliçe kendisini büyük bir heyecanla karsiladi. Kral ise kahine sadece kibarlik çerçevesi içerisinde, gereken ilgiden fazlasini göstermedi. Nostradamus'un kendisini rahatlatmak için yaptigi açiklama ile yetindi. Kraliçe ise kahinle özel olarak saatlar boyu, astrolojiden büyüye, kehanetlere kadar birçok konuda uzun uzun sohbet etti. Kraliçe bu konudan fazlasiyla etkilenmisti. Nostradamus'un laboratuvarini, Sens Baspiskoposu'nun Paris'teki muhtesem sarayina tasimak için faaliyete giristi. Burada kendisinden kraliçenin çocuklarinin yildiz haritalarini çizip geleceklerini anlatmasini istemisti, oysa onlarin gelecekleri hakkinda Nostradamus zaten her seyi biliyordu. Kraliçe'ye tam olarak ne söyledigini bilmiyoruz ama kraliçe bundan yeterince tatmin olrnus ve gerekli önlemleri almisti.



Nostradamus kendine tahsis edilen saraya döndügü bir sirada yanina gelen bir hanim, Paris adliyesinin çalismalariyla ilgilendigini ve dikkat etmesi gerektigini söyledi. Bu uyariyla engizisyonun nefesini yeniden ensesinde hissetti ve derhal Salon sehrine geri dönmeye karar verdi. 1558'de "yüzyillar" adli çalismasini tamamlamisti. Son üç "yüzyil"in sagliginda basilmamasina karar vermisti. Kralin ölümünü haber veren, birinci yüzyilin otuzbesinci dörtlügü 1559 yilinda gerçeklesiyor ve Nostradamus'un ününü tüm Avrupa'ya yayiyordu. Bir yil sonrasinda ise tutuculugun zulmü ile karsi karsiya kalacakti. Bazi kitaplar onu sarlatanlik ve asilikle suçladilar. Bu kadar olumlu ve mizah anlayisina sahip bir insanin bu kadar karanlik bir gelecek çizmesi herkesi sasirtiyordu. Nostradamus kendi yazdigi savunmasinda, gelecekte gördügü bu siddetin bugünü daha olumlu yasamayi gerektirdigini ileri sürmüstü. Bu sirada hiç bitiremedigi ekstra iki cilt olan onbirinci ve onikinci "yüzyil"i yazmakla mesguldu. Genç ve dindar katolikler tarafindan sik sik camlari taslaniyor, giderek daha fazla siddete hedef oluyordu. Bu öylesine asiri bir noktaya geldi ki, kendi istegi ile ailesiyle beraber hapishanede korunmaya basladi. 1559'da bu kizginlik Nostradamus'un ünü ile ayni anda baslamisti.



Henry II kizkardesi Margarite ile Savoy Dükü'nün ve kizi ile ispanya Krali Philip'in çifte dügünleri onuruna düzenlenen eglenceler sirasinda, kehanetlere kulak asmayip, turnuvalara katildi. Kalabalik, büyük bir aslan resmiyle süslenmis altin renkli zirh içindeki krallarini seyretmek için toplanmisti. Üç yil öncesinin kehanetine önem veren tek kisi kraliçeydi. Kral her galibiyetinden sonra halki selamliyordu. Bu seferki rakibi kralin iskoç muhafizlarindan aslan amblemi tasiyan, genç bir yüzbasiydi. Kehaneti bilen yüzbasi affini istediyse de kralin israri üzerine çarpistilar ve yüzbasinin mizragi kralin migferinin arasindan gözüne saplanip onu öldürdü. Haber hizla Paris'te yayildi, sinirli kalabalik Nostradamus'un tasvirlerini yakip, Engizisyonun da onu yakmasini istediler.



Genç aslan yasli olani yenecek

Savas meydanindaki bir tek dögüste

Altin bir kafesin arasindan gözünü oyacak

iki yara bir olacak ve o acimasiz dögüste can verecek



("yüzyil 1" 35. Dörtlük)



Henry'nin ölümünden sonra saray mensuplari onuncu "yüzyil"'in 39. dörtlügünü gizlice birbirlerine aktarmaya basladilar. Birinci satirda bahsedilenin, iskoç prensesi Mary Stuart ile mutsuz bir evliligi olan, çekingen ve zayif bünyeli Francis II oldugunu artik herkes biliyordu. Sözü geçen dul ise simdiki Ana Kraliçe Catharine de Mediciden baskasi degildi.



Francis'in sagligi kötülesince Tuscany elçisi Floransa Düküne bir mektup yazip Nostradamus'un onun ölecegini haber verdigini hatirlatir. Bu mektup yerine ulastiktan üç gün sonra, yani onsekizinci dogumgününden kisa süre sonra Francis öldü.



Büyük ogul, bir dul, talihsiz bir evlilik ki

çocuk sahibi olamadilar

Birbiriyle anlasamayan iki ada

Onsekizinden önce, henüz resit degilken, digeri daba da gençken nisan olur.



Dörtlük, ileriki yillarda kendi kendini açiklamaya devam edecekti. "Çocuksuz" Mary Stuart iskoçya'ya dönüp kraliçe olur. Bu, iki ada kralligi arasinda sürtüsmeye neden olur. Yani Mary ile "çocuksuz" Kraliçe Elizabeth I arasinda. Charles IX, Fransa tahtinin bir sonraki varisi, dördüncü satirda bahsedilen "digeri"dir. Ölen kardesinden daha genç yasta, onbir yasindayken Avusturya hanedanindan Elizabeth ile nisanlanmisti.



Kesin olarak önceden bildirilen bu talihsizlikler kraliçenin Nostradamus'a olan saygisini bir kat daha arttirdi. Belki de onun kendisine, kocasinin ölümü ile baslayan bu felaketler zincirini önleyebilmek için bir çare bulmasini umuyordu. Nostradamus saraya çagrilarak burada saray bilgini ilan edilmis, bu sekilde kendisine maas baglandigi gibi kral tarafindan ikiyüz altin, ana kraliçe tarafindan da yüz altin ile ödüllendirilmisti.



Böylece Nostradamus kahinlik kariyerinin en üst noktasina erismis oluyordu. Haziran 1566'da, ilk kez saraya davet edildiginde yaptigi yorucu yolculuk sonrasi yakalandigi Gut hastaligi, bir kez daha ve daha ciddi olarak yakasina yapisiyordu. Yaklasan ölümünü hisseden Nostradamus 17 Haziran'da vasiyetini yazdirdi. Serveti üç bin dört yüz kirk dört altin olarak kayitlara geçti (o zaman için bu

oldukça büyük bir servetti). Mirasini esi, üç erkek ve üç kiz çocugu arasinda esit olarak paylastirdi. Bu arada her ihtimal vasiyette gözönüne alinmisti. Kizlardan birisinin evlenmeden önce beklenmedik ölümü halinde ne yapilacagi bile ayarlanmisti. Yatagini üst kata, çok sevdigi çalisma odasina tasimisti. Hasta ve yorgun vücudunu rahatça hareket ettirebilmesi için özel bir sira bile yaptirilmisti. Ayin yirmi besinde artik doktor Nostradamus, hastaliginin su toplama safhasina geçtiginin farkina vardi. Son duasini yapmak üzere Franciscan Manastiri'ndan çagirilan Rahip Vidal Nostradamus'un günah çikartmasini tek duyan insan oldu. Taniklarin anlattiklarindan ögrenilene göre, büyük bir istirap çekmesine ragmen sakin ve sessizdi. Geceyi yalniz geçirmek istedigini söyleyip ertesi sabaha kadar kimsenin odaya gelmemesini istedi. Yardimcisi Chavigny'nin "Niye yarin sabaha kadar?" sorusunu ise "Beni gün dogusunda canli bulamayacaksiniz" diye cevaplandirmisti.



Chavigny alt kata inerken ustasinin gri gözlerinde gördügü piriltinin bir haylazligin isareti olmasindan süphe ediyordu. Bu denli sakaci bir insan acaba ölüm döseginde de bir saka mi hazirliyordu.



Nostradamus son almanakindaki son kehanetinde söyle diyordu:



Elçilik görevinden dönüp kralin hediyesi yerine konunca,

Artik liiçbir sey yapamayacak, Tanri'ya gidecek

Yakin akrabalar, dostlar, kardesler

Onu yatagin ve siranin yaninda ölü bulacaklar.



Ertesi gün günes dogarken, Chavigny Nostradamus'un ailesi ve dostlari ile beraber üst kata çikti. Gelmis geçmis en büyük kahini yatagi ve yaptirdigi sirasi arasinda cansiz yatarken buldular.



Dul esi Anne, esinin son istegini yerine getirtti ve tabutunu dik biçimde Cordeliers de Salon kilisesinin duvarina gömdürttü. Böylece hiçbir saskin mezarinin üzerine basmayacakti. Ayrica su sözleri de Latince olarak, tabutunu örten 2.5 metre boyundaki mermer duvara yazdirtti:



"Burada bütün ölümlülerden farkli olarak, yildizlarin etkisiyle gelecegi gören kalemiyle olaylari kaydetmeye layik bulunmus meshur Michel Nostradamus yatiyor. Altmis iki yil, alti ay ve yedi gün yasadi. 1566'da Salon'da öldü. Gelecek nesiller onun istirahatini bozmasinlar. Anne Posart Gemelle esine gerçek mutluluk diler."

Linkback: Nostradamus'un Yaşam Öyküsü
  • Gösterim 1,627 
  • Herşey Genel Paylaşım
  • 0 Yanıtlar


Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş Yap


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious

Benzer Konular (4)

Yanıtlar: 0
Gösterim: 1682

Yanıtlar: 0
Gösterim: 1671

Yanıtlar: 0
Gösterim: 2572

Yanıtlar: 0
Gösterim: 2238


İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz